``Çaykara dört tarafı dağlarla çevrili dar bir alanda sıkışmıştır, bu dar alanda 36 tane HES projesi ile uğraştığımız yetmiyormuş gibi birden taş ocakları başımıza bela oldu. Turizmin en canlı olduğu dönemlerde Çaykara`nın göbeğinde bir taş ocağı kurmanın bir mantığını göremiyoruz. HES firmalarının Çaykarada çevreye vermiş olduğu zararları görmüyor musunuz? Bürokraside bulunan Çaykaralı hemşerilerimizin bu konuya bu kadar duyarsız kalmaları anlayamıyoruz. Çaykara`nın doğal güzelliğini bozmaya çalışan taş ocaklarına neden engel olmuyorlar. Biz Çaykaralılar zor dönemlerimizde yanımızda olmalarını istediğimiz bürokratlardan haklı davamıza destek olmalarını bekliyoruz. 22 muhtar olarak elimizden gelen tüm gayreti göstermekteyiz lakin biz bir tane belediye başkanı, bir tane siyesi parti temsilcisi, bir tane sivil toplum örgütünü yanımızda görememenin üzüntüsünü yaşıyoruz. Bu konu sadece muhtarlarla ilgili değildir bu konu tüm Çaykara halkının ve tüm bürokratlarının sorunudur? iddiasında bulundu.
Liman, elimizde olan raporlar bu işin ne kadar usulsüz olduğunu açık bir şekilde göstermekte iken siyasi baskılarla haksız duruma düşürülmeye çalışılıyoruz. Haklı olduğumuz bu davada kanunun bize vermiş olduğu tüm hakları kullanarak taş ocağının kurulmaması için direneceğiz. Çaykaralı tüm bürokratlardan, siyasi parti temsilcilerinden, sivil toplum örgütlerinden, bizim bu haklı davamızda yanımızda yer almalarını istiyoruz, dedi.
Haber Kaynak: Gökhan SELİMOĞLU/Çaykara Gündem Gazetesi
